Pazartesi, Nisan 06, 2020

Ondan Bundan Şundan

"Hayat sürprizlerle dolu" sözünü  kanıtlamak için geldi sanırım bu yıl Mart ayı  .  Unuttuysanız hatırlatayım dedi, bu hayatta her an her şey olabilir. Birçok şeyi unutmuşuz meğer, sadece sürprizleri değil. Hepsini bol bol hatırladık. Sınava çekti bizi. Bu sınavı en kısa zamanda tamamlarız inşallah ve daha kötüleriyle sınanmayız, tek dileğim bu.

Corona ve sonrası...
Günler evde, gönüllü karantina ile geçiyor. Yaşamımızdaki  birçok şeyden mahrum kaldık malumunuz. Yapılması gerekenler dijital ortama kaydı. Enteresan şeyler de ortaya çıkmaya başladı dolayısı ile. Bunlar içinde beni mutlu eden şeylerden birisi, İnstagram'da yapılan canlı yayınlar. Konserlerine gidemeyeceğim sanatçıları canlı olarak izleme olanağı buluyorum. Güzel sohbetlere tanık oluyorum. Bir diğeri ; Kültür bakanlığı bazı tiyatro oyunlarını, opera ve baleyi YouTube'a yükledi. Oradan izleme şansına sahip oldum. Ünlü Bolşoy Tiyatrosu bile gösterilerini YouTube'da bizlere sunmaya başladı ki bu da ayrı bir şans. Bazı şeyleride şaşkınlıkla karşılıyorum. Hastaneye gitmeden, ücret karşılığı doktorunuzla telefonda görüşüp danışabiliyorsunuz. Kendi divanınıza uzanıp, psikoterapistinizle online seans yapıyorsunuz.

Bu ara bloglarda da bir canlanma oldu. Ondan bundan şundan serisi ile bende katılayım istedim  bu canlılığa. Az önce internet sörfü yaparken  Prenses Qajar çıktı karşıma. Corona günlerinde hem stresten , hemde aşırı yeme içmeye düşmekten dolayı bir çok kişi kadınların sonunun bu şekilde olacağını resmetti. Üzülmeyelim. Prenses Qajar; adına şiirler yazılmış, uğruna intiharlar  edilmiş bir kadınmış. Kim bilir Corona sonrası  belki moda değişir. Yemeye ve boş vermişliğe  devam derim ben. 


Corona günleri sonunda evlerine kapanan insanlar , kişiye özel zamanların kıymetini daha da çok anladı herhalde. Evlerde şiddet ve kavgalar çoğalmış. Benim tahminim boşanmalar artacak yönünde. Umarım yanılırım. Tabii büyük bir ümitle evlenenler hala var bu hayatta. Alınmış tarihlerin bir kısmı ertelenirken, bir kısmı da düğünlerine değişik organizasyonlar hazırlamışlar. Amerikalı çiftimizin erkek olanı, nişanlısının boş kilise koridorunda yürümesini istemediği için kartondan davetliler hazırlatmış. Bir yastıkta kocasınlar. 




Coronanın kısıtladığı şeyler arasında seyahat de var malum. Bir çok yüreğin kıpır kıpır ettiğini ben uzaklardan bile duyuyorum. Sabır. Az kaldı inşallah özgürce yol alınacak günlere. Ben pek seyahat edemiyorum bazı sebeplerden dolayı. Genelde sanal seyahat yapar ve seyahat edenleri izlerim. Dışarı çıkma engelim olmasa da kendi engelimi kendim koydum tabii ki. Ve evde kalıyorum.  Bu dönemde tek üzüldüğüm şey baharı kaçırıyor olmak. Şehrimdeki rengarenk çiçeklenen ağaçları görememek üzüyor beni. O zaman buraya bir kaç güzel bahar fotoğrafı ,iliştireyim. Gözümüz şenlensin. 










 Siz yine de hazır tutun piknik sepetlerini, inşallah bir ucundan yakalarız baharı...

Çocukluğumdan beri bir sürü arkadaşım oldu. Ama içlerinde biri var ki onunla bağım hiç kopmadı. Ve bu Corona günlerinde yine, her daim benimle. KENDİM. Kendimle  çok iyi arkadaştık her zaman. Çok kahveler içtik , çok kitaplar okuduk, çiçekler yetiştirdik, bir sürü  manzaraya birlikte baktık  hayran hayran , ve çok sevdik. O yüzden genelde kendimi  yalnız hissetmedim. Tabii onunda benden bezip uzaklaştığı dönemler olmadı değil. O zaman da yalnızlığımızı yaşadık. Corona günlerinde herkes çok sıkıldı. Biz henüz çok sıkılmadık şükür. Kendimize yetmeyi çok küçük yaşta öğrendiğimizden sanırım. Ondan bundan şundan derken bu da benden olsun istedim. 



.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...