Pazartesi, Eylül 10, 2018

Yaşamamız mucize

Düğünde havaya ateş açılmış, gelin ve misafirlerden bir kaçı yaralı.
Düğünde havaya ateş ederken kendini vuran doktor hayatını kaybetti.
Düğünde havaya ateş etmek isterken kardeşini vurdu.
Düğünde havaya ateş açtı, bir çocuk öldü, bir çocuk yaralı.

"Kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” 

Yeter mi ?

Ben anlamakta zorlanıyorum. Anlayan bana anlatsın. O silahı ; nereden, hangi geçerli sebeple alıyorlar, kim satıyor ? Hele ki, herkesin az / çok kafayı sıyırmış bir vaziyette gezdiği ülkemde silah satışının serbest olması, yaşamımızın mucize olmasını daha bir anlamlandırmıyor mu sizce de ?

Kocaeli'de şarbon vakası, üç köy karantina altında.
İstanbul ve Ankara'da şarbon alarmı. Üç büyük marketin etleri toplatıldı.
Hastanede şarbon tedavisi gören vatandaşlar var.

Şarbon (antraks) sporları biyolojik silah olarak laboratuvar ortamında ya da yapay koşullarda üretilebilmektedir. Üretiminin kolaylığı, zorlu koşullara dirençli oluşu ve solunum, deri teması gibi kolay yollarla enfekte etme özelliği şarbonun biyolojik silah olarak kullanılmasının sebepleridir. ( AFAD Biyolojik tehditler bilgilendirmesinden alıntıdır)

Üç büyük marketin kimler olduğu açıklansın diyenler var, zaten belli değil mi ? Türkiye'de kaç büyük market var ki ? O büyük marketlerden birinin kasap reyon görevlisi bana " abla hafta sonu kuzu etinde büyük indirim olacak, bilgine " dedi. Üstelikte safça et alıyordum. Bendeki de cesaret.

Et yemedik, sebze yiyelim, olmadı tavuk yiyelim,  en iyisi balık yiyelim; bile diyemiyoruz. Sebze ilaçlı, tavuk antibiyotikli, balık civalı. Şarbon havadislerinden sonra büyük bir tavuk şirketinin hisseleri değer kazanmış hemen. N'oldu bizim tu kaka tavuğa. Ona mı muhtaç olduk.

 Şu anda gözümün önünde Canan Karatay bıdı bıdı yapıyor bana. Şeker yeme, un yeme, tuz yeme diye. Hepsini de yiyorum.

Yaşamam(ız) mucize değil de ne ?

Bu mucize nereye kadar devam eder ?









6 yorum:

  1. Hakikaten böyle okuyunca, zaten çepeçevre saran konular ciddi şekilde sarsıyor. Dikkat etmek lazım, ne kadar olabiliyorsa o kadar. Mucizeyi göz ardı etmeden, ama üstümüze düşeni de yaparak. Neşeli sevgilerle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle dikkat şart. Yoksa mucize de bir yere kadar ..

      Sil
  2. Merhabalar yazınızı ilgi ile okuduk arzu ederseniz yazılarınızı ilk olarak günlük 50 bin trafiği olan www.urfa.com siteminde yayınlamak isteriz iyi günler dileriz iletişim internet@urfa.com

    YanıtlaSil
  3. Her yanımız korkularla sarılmış.Gassal elinde meyyit gibiyiz. içimden hep nerde bu devlet isyanı geçiyor. Ekmeğimiz bile zehir. Evet yaşamamız mucize.

    YanıtlaSil

İki Kum Tanesi , zaman ayırıp okuduğunuz ve yorumda bulunduğunuz için teşekkür eder.

.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...