Dergi okumak ayrı bir keyif benim için. Aboneliğim olmasada sıklıkla aldığım dergiler oldu hep bu yaşıma kadar. Bazen aylarca aynı dergiyi aldım, bazen bıraktım farklı dergiler aldım. Ama hep dergim oldu okuyacak. Neler okumadım ki. Ortaokulda
Hey ve
ses dergileri ile başladım dergi okumaya. Sonrasında büyüdüm tabii,
Nokta,
sofra,
ev bahçe,
bazaar,
elle,
elele,
bütün dünya, geo,
national geographic,
burda,
fotoğraf dergileri ,bilumum dantel dergileri ve
Bilim ve Teknik dergisini takip ettim uzun yıllar.
Bir kısmının adı aklıma gelmedi, alınmasınlar sakın :)) Gördüğünüz gibi bir çoğunun web sayfaları mevcut, linklerini verdim ama ben "dergiyi elime alarak okumalıyım" diyen gruptanım. Kokusunu hissetmeliyim. O yüzden ben satın almaya devam edeyim.
Geçen gün yürüyüşe giderken dergi bayiine uğradım değişik bir şeyler varsa alayım diye bakındım. Ve dünyanın en popüler bilim ve teknoloji dergilerinden birisi olan
Popular Science 'ın Türkçe baskısının çıktığını gördüm. Yurt dışında yayınlandığını ve çok güzel içeriği olduğunu biliyordum. Takip eden arkadaşlarım anlatırlardı.
Hayattaki en büyük eksiğim yabancı dil bilmemek. Pişmanım. Sonunda Türkiye'ye de gelmiş. Hemen aldım tabii ki.
Dergi Amerika da 140 yıldır yayınlanıyormuş. Fiyuwww, çok uzun bir süre değil mi ? Derginin içeriğinde geleceğe yönelik bilimsel öngörüler var, telefondan bilgisayara, ev aletlerinden otomobillere kadar bir çok yenilikçi ürün hakkında bilgi var, görseller var vs vs. Bilim ve teknoloji ağırlıklı bir dergi kısacası. En büyük özelliği ise geleceğe yönelik öngörüleri. Mesela ilk sayısında, dünyadan sonra evrende nasıl yaşayacağız ve oraya nasıl gideceğiz sorusuna ait öngörüleri anlatmış. Bir gün dünyayı onu koruyabilmek için terk edebileceğimizi anlatan cümle, durumun ne aşamada olduğunu yeterince açıklıyor sanırım . Çok enteresan şeyler var bu konu ile ilgili. Ne zaman olacağı belli değilmiş ama bir gün dünya dışında yaşayanlar dünyadakinden çok olacakmış. Böyle bir varsayım da mevcut yazıda.
Dergi 140 yıldır yayınlandığı için, bu zaman zarfında öngörülerden bir kısmı da gerçek olmuş. Mesela 1892 yılında ay'da su bulunabileceğini yazmış ve 2009 yılına gelindiğinde ay'da su bulunmuş.
1934 yılında, insanlarda yüz nakli yapılabileceğini yazmış ve 2010 yılında yüz nakli gerçekleşmiş. Buna benzer bir çok öngörüsü var gerçek olan.
Dergide entersan olan bir şeyde var, dergide video izleyebiliyorsunuz. Buda yeni çıkmış bir uygulama sanırım. Bugün aldığım Bazaar dergisinde de gördüm aynı şeyi.
Eve gelir gelmez çabucak bir göz attım dergiye. Detaylı okumamı henüz yapmadım. Zaten çok güzel olduğunu bildiğim için ve göz attığım kadarı ile, tereddütsüz alın diyeceğim bir dergi.
Hepinize bol kitaplı, dergili günler.