Cuma günü resim kursuna gitmek için evden çıkarken, belimde hafif bir tutulma hissettim. "İyi düşün iyi olsun, birazdan geçecek" diyerek evden çıktım. Öğlene kadar zar zor idare ettim ama iyi düşünmek pek işe yaramadı, yürümekte zorlanmaya başladığımı hissedince soluğu evde aldım. İşte o günden beride, sıcak su torbaları, ilaçlar, ısıtıcı kremler ve bilumum sosyal neşriyatla beraber yatmaktayım. Hadi klasik cümleyi hemen ekleyeyim . "Allah kimseyi yatırmasın". Tamam çok aktif bir insan değilim, zırt pırt sokaklarda gezmiyorum ama bugün kalkınma hareketini başlatmak isteğim son raddesinde. Bu arada "yata yata kavun karpuz büyür" sözünün doğru olmadığını da sıkıştırayım araya. Hatta yatarak kilo verildiğine dair bilgiler okumuştum. Sanırım fazla enerji harcamadığın için daha az yiyorsun. Çok yatınca insanda iştahta kalmıyor. E zaten kalkıp yemek pişiremediğin için, evde yiyecek bir şey olmaması da işe yarıyor sanırım. Bir tekne kazası geçirip,uzun süre yatmak zorunda kalan Mustafa Koç 6 kilo vermiş yatarken. Ciddiyim .
Yat, film izle, kitap oku, müzik dinle, internet sitelerini gez vs.vbg.. Bu da bir yere kadar. Psikolojin yüksek sesle çöküveriyor vallahi. Şöyle : " niyahhhhhh şangırtttttttt ooooofffff " Bol bol dua ediyorsun "rabbim sürekli yatmak zorunda olan insanlara sabır ver, yardım et " diye. Yine çok klasik ama ; "sağlıklı geçirdiğiniz her günün paha biçilmez bir nimet olduğunu unutmayın ve ona göre değerlendirin " diyesin geliyor eşe dosta. Klasik hallerimi sevesim geliyor ayrıca bu sözü söyledikten sonra. Çünkü yanımda beni sevecek biri yok şu anda.
Bütün bunları yaşarken duygu fırtınası da başlıyor bir yanınızda. Eee, yatınca gelir ya bütün gıcık düşünceler aklına insanın. Şu şöyle olmuştu, bu böyle oldu derken o şangırtttt diye çöken psikolojinizin altında ezildiğinizi fark ediyorsunuz. Orada kimse var mııııı !!! Orada kimse var mıııı !! sesini duymak istiyorsunuz ama ne gezer. Ancak; çıt çıt çıt "geçmiş olsun canım" çıt çıt çıt " nasılsın hayatım " çıt çıt da çıt.
Bütün bunların üstüne; duygularına, fikirlerine, özgür düşünce kavramına sonuna kadar inandığınız kişi, düşünceleriniz yüzünden sizinle bağını koparıveriyor. Hoppala yavrum yaz geldi, bahçeye kiraz geldi. Ben kime inanmışım diye ağzınız bi karış açılıveriyor. Alıyor veriyorsunuz, ı ıh .. Sonuç sıfır. Demiş ki Sezen ; o zaman şarkı söylemek lazım avaz avaz, o zaman yüreğin yükü hafifler belki biraz. Bildiğiniz bütün şarkıları söyleyesiniz geliyor ama yatarken şarkı söylemenin de tadı yok. En başta dedik ya "bir ucunda ümit, diğer ucunda hayal kırıklığı " şu an hangi tarafta olduğunuz kesinlik kazanıyor işte.
ümidin yükseldiği günlerde buluşmak dileği ile... |
Çok geçmiş olsun :( annem rahatsızlandı şu an çok üzgünüm tam o anda okudum...geçmiş olsun.
YanıtlaSilTüm dualarım annen için, üzüldüm. En kısa zamanda Allah şifa versin Ebrucum. Çok geçmiş olsun.
YanıtlaSilgeçmiş olsun sevgili Füsun, bel ağrısı fenadır umarım çabuk iyileşirsin..
YanıtlaSilŞimdi biraz daha iyiyim Mehtapcım, çok teşekkür ederim
Sil