Bu kupayı Bodrum'dan gelirken sevgili yeğenim getirmişti. Kalemlerimi bu kupaya yerleştirdim ki, Ankara'nın karlı havasını biraz kırayım diye. Yoksa tam uyunacak ve kitap okunacak bir saat ve hava. Ben çalışmayı seçtim şimdilik. Çay saatini böyle değerlendireyim. Bunlar yeni aldığım Aquarel kalemlerim. İsterseniz kuru kullanıyorsunuz, isterseniz boyadıktan sonra fırça ve su ile sulandırıyorsunuz. Suluboya gibi oluyor. Çok sevdim bu kalemleri. Çalışması kolay. Fazla döküntüsü yok. Sonradan sulandırılabilir olması ise müthiş keyifli. Bugün için seçtiğim resim şemsiyeli bir kadın resmi. Vladimir Volegov'a ait. Onun bir kaç resmini daha model almıştım kendime. Suluboya olarak çalışmıştım. Herhalde tüm seriyi yapacağım bu gidişle.
Bakalım bu sefer nasıl bir iş çıkaracağım. Bitince bitmiş halininde fotoğrafını çeker yayınlarım. Şimdi fotodaki kediciğim gibi uyku moduna yenik düşmeden, resmimin başına döneyim.
Off ne keyifli, dışarıda kar içeride resim... Bense şimdi iğrenç bir toplantıdan çıktım:(
YanıtlaSilEvrennn duy sesimi....
İnanmayacaksın Nohutcum belki ama, yer değiştirebilirim senle :))
YanıtlaSilAnkarayı haberlerde izliyoruz,çok fazla yağmış bu sefer kar galiba..
YanıtlaSilDiz boyu tabiri ile tarif edebilirim. İnsanlar yürüyüş yolları açtı kendine sevgili Mehtap. Köpekler parklarda karlara gömülüyordu,yürüyemiyor zavallılar. Hepsi saklandı.Bugün güneşli sonunda :)
YanıtlaSil