Pazartesi, Ekim 01, 2012

Balkon günlüğü

Bu yazı Ankara'da tamamladım. Ne yazık ki herhangi bir yere gitme imkanım olmadı. Ben de kendime bir mekan düzenledim. Mutlu olabileceğim, birazcık huzuru yakalayabileceğim şartlar oluşturdum. Bir dünya yarattım orada kendime. Özel olarak kendime zaman ayırdım. Her şeyi kulak arkası yapıp bir saat sadece ben oldum orada. Tatilde bu değil mi zaten, bazı şeylere ara vermek. Ben de miniminnacık balkonumda tatil yaptım. Kendime orada kocamannnn bir dünya yarattım. Neler yaptım koca bir yaz o dünyada.

Çiçekler yetiştirdim. 
                                                   Appleblossom rosebud sardunyam

Kendisi biraz nazlıdır. Fazla çiçek vermedi ne yazık ki bu yaz. Birde arkadaşı var Scarlet Rambler.

Her ikiside yurt dışından transfer. Çok fazla çiçek açmıyorlar ama açtıkları zamanda hem çok uzun süre kalıyor çiçekler , hem de seyrine doyulmuyor.
Bunlarda çok çiçekli normal sardunyalar. Bol bol açtılar.Neşe kattılar bana. Sardunyaların hemen altında görünen mavi çiçeğin adı Maviş(campanula). Bu yıl küstü galiba bana. Çok az ve çok geç açtı. Ömre bedel çiçeklerden birisi o da.


Petunyalar beni kokuları ile büyüleyen çiçeklerim. Özellikle geceleri onlara su verdiğim zaman, bana muhteşem bir koku ile teşekkür ederler ki, doyulmaz. Petunyaların içindeki içi boşaltılmış yumurta ise nazarlık. Rahmetli anneannemden öğrenmiştim. O takardı çiçeklerine. Sorduğumda nazar değmesin diye takıyorum demişti. E vardı bir bildiği elbet.



Bir diğer kokulu çiçeğim yasemin. Kokusuna resmen hastayım. Bu yıl dualar ettim açsın diye. Kırmadı beni. Onun kokusu ile gerçekten mest oluyorum. Yasemin kokulu sabunlarım var mesela, çamaşırların arasına koyduğum. 
Sukulent ve kaktüslerimde var balkonda. Sukulentlerin yapraklarında su biriktiği için, bazı günler susuz kalan kuşlar gagalamış zavallımı. Sağında gördüğünüz salça tenekesi de nostalji. Vita tenekem yok ne yazık ki.


Sardunyalar çok cömert çiçekler. Balkonunuzdan eksik etmeyin. Yaz boyu rengarenkti balkonum onlar sayesinde.



Bunun adını bilmiyorum ne yazık ki. Halam hediye etti ama o da bilmiyor ne çiçeği olduğunu. Bileniniz var mı acaba ?
Küçücük balkona amma çiçek sığdırmışım. Ve mevsimi geçen petunyalarım ölünce yerlerine Kasımpatılar yerleşti.
Ne güzeller ve kendilerine has ne hoş bir kokuları var. Her sabah onları koklayıp öpüyorum. Konuşuyorum, seviyorum.





İşte bu çiçeklerin içinde sabah kahveleri içtim. Kitaplar  okudum. Ayaklarımı uzatıp dinlendim, bazen güneşlendim.


Fallar baktım. Mutlu oldum hatta umutlandım.


Yunus balığımı sizde görebiliyor musunuz? Yoksa bana yunus gibi mi görünüyor.

Bulutları seyrettim bol bol. Bazen bir bulut oldum. Hatta yüklenip yağdım.
,
Güvercinlerle konuştum. Çiçeklerimi ezdiklerinde onlarla dövüştüm.



Dolunay gecelerinde kahvemi içerken bir yandan da seyre daldım beni streslere sokan  ayı.

                                         Bu da dün geceki balkon sefası ve dün geceki dolunay.


İşte ben koca bir yazı burada geçirdim. Her gün aynı şeyleri tekrar ederek. Çiçeklerimle , böceklerimle. Sıcaklar bugün yarın sona erecek, balkon sefası da tabii ki. Bugün hava yine çok güzel. O zaman ne yapmalı. Kitabımı alıp, her günkü gibi ayaklarımı uzatıp , benim tatilimin son günlerinin keyfini çıkarmalı.


İstedim ki gelecek yıllara kalsın bu balkon güncesi. Ve her zamanki gibi sizlerle paylaşmak güzeldi.

*fotoların üzerine tıklarsanız büyük hallerini görebilirsiniz.

39 yorum:

  1. Güzel, iç açıcı ve ferah bir balkon.
    Appleblossom Rosebud (Onunla büyük macera yaşadık...malesef başaramadık) ve Scarlet Ramber Sardunyalarınız çok hoş.

    Dolayısı ile bu şirin balkonun hakkını vermişsiniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Apple çok nazlı, bendekilerde ölmek üzere iken bu yıl azcık canlandı. Çelik olacak dal bile çıkmıyor, çıksa sitede paylaşacağım. İsteyen çok arkadaş var ama ne yazık ki çelik olmuyor. Olan bir iki taneyide ben dikiyorum ki çoğalsın diye ama bi naz bi naz. :)

      Sil
  2. Şeyy...cevap hoşuma gitti. Sıraya gireyim bari...:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Blogumu devamlı takip eden, ilk günden beri yorumları ile beni destekleyen olarak birinci sıra sizin hakkınız Tebriz. :)

      Sil
    2. Bu cevaba bir oley çekeyim...teşekkür ederim. :)

      Bir şey daha sormak istiyorum, Yasemin kışı balkonda mı geçiriyor? Ankara soğukları ile arası nasıl?

      Sil
    3. Rica ederim :)
      Yasemin kışı içerde geçiriyor. Bizim balkonda kışın yaşaması mümkün değil.Şimdi küçük, büyüyünce ne olacak bilmem..Ankara soğuklarına dayanamıyor diye biliyorum.

      Sil
  3. Bayıldım!! Hayallerimin balkonu... Sukulent'lerden bende edineceğim en kısa zamanda, balkon yok ama umarım cam kenarında yaşarlar. Mutlu günler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hep dua ediyorum haberin olsun. Rabbim sana kocamannn balkonlu bir ev versin inşallah. :) Sukulent cam kenarında yaşar tabii ki. Güneş alırsa daha mutlu yaşıyor. Benim bu gördüğün, odamda idi ve minicikti. Açık havayı ve güneşi görünce böyle oldu ama ne yazık ki yine içeri girecek garibim. :)Sana da mutlu günler Sedacım.

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim dualar için.. Nasıl duygulandım, nasıl mutlu oldum :)Allah size de gönlünüzden geçeni verir inşallah.

      Sil
  4. Yanıtlar
    1. Bazı keşmekeşlerden kaçtığım saatler olduğu için, gerçekten keyifli idi Mehmet bey :)

      Sil
  5. ben çok sevdim bu postu.. içim açıldı.. ne güzel çiçekler ve nasıl da gıpta ettim adlarını biliyorsun.. harikasın Füsun'um:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deli annem bu sene senin bahçeyi de çiçek cenneti yapalım inşallah. Emekli olduktan ve evde oturmaya başladıktan sonra çiçeklerle zaman geçirmeye başladım ve o sırada ağaçlar.net sitesi ile karşılaştım. Orada öğrendim bir çok şeyin adını soyadını bakımını. Çok da güzel dostlarla tanıştım. Sanada önerdim biliyorsun siteyi.
      Sen de çok harikasın :)

      Sil
  6. Çiçekler harika! Bizim petunyalarımız çok kötü oldu mevsimi geçti sanırım. Seneye daha çok ekeceğim. Dünyanın en keyifli işlerinden biri de çiçeklerle uğraşmak, elinize sağlık :)

    http://ebrueliacik.blogspot.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ebrucum petunyanın zamanı geçti evet. Çiçekler oyalıyor insanı ve çok iyi arkadaşlar. Sevginize karşılık da veriyorlar. :)

      Sil
  7. Çiçekler harika.. sen tatile gitmemişssin ama tatil sana gelmiş..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel anlatmışsınız valla, amacım tam da oydu. Tatili bana getirmek. :)

      Sil
  8. Ne kadar güzel olmuş, ne kadar güzel düşünmüşsün.. Ben de Ankarada geçirdim tüm yazı, ve zamanımı hep kendim için harcadım. Dinlenmenin en güzel yolu!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dinlendim cidden. E kendimizi de düşünmemiz lazım. Ne iyi etmişsin sende tüm zamanını kendine harcamakla Zeynepcim :)

      Sil
  9. Bu balkona beni eksen bende açarım Füsun'cum:)) bayıldım..

    YanıtlaSil
  10. What a lovely blog you have...your flowers are so lovely. So nice to have found you...greetings from Canada!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Thank you so much, I searched your blog and love it :)

      Sil
  11. ah nefis herşey hele o gavur isimli çiçekler.
    :)
    balkonun bi de yine bi bahçe postu yapsan ya.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Onlar nadide çiçeklerim hemde nazlı gavurlar :)
      Bahçe postu sırada, fotolar o kadar çok ki onları organize tembelliğinden yapamadım :)

      Sil
  12. moonrise kingdom'da deniz kıyısındaki dans sahnesi.
    françois hardy şarkısıyla.
    miam miam.
    :)

    YanıtlaSil
  13. Muhtesem ciceklerin varmis. Biz de bu sene bir hevesle praktikerden eve cicek tasiya tasiya bir hal olduk. bir balkonda cilek, biber, domates vs bir balkonda guller, sardunyalar...Simdi senin cicekleri gorunce bu mevsimde az biraz cicekli kalmayi basarmis sardunyalarima bile "cicek boyle mi acilir"diyesim geldi. Ben de balkon duskunu bir insanim. Istanbul'daki evlerimde de balkon vardi, ama bu evimin balkonunu cok seviyorum. Yazin ayni senin gibi aldim kitabimi, kahvemi cok guzel keyif yaptim. Ankara disina bu yaz ben de pek cikamasam da balkonumu hep yazlik balkonu, ilerileri de hep deniz hayal ettim. Keske yaz bitmese, havalar sogumasa, daha da oturup keyif yapsam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sizin sokaktaki balkonların hepsi güzel. Yaz geceleri o sokakları dolaşmayı çok severim. Orada güzel çiçekler yetişir. Sardunyalar çok açan ve sorunsuz çiçektir aslında, fakat bazı cinsleri az çiçekli oluyor.
      Havalar hep böyle olsa diye dua ediyorum bende :) Keyfin daim olsun. :)

      Sil
  14. ayy yasemın cıcegı benımde favorıum neden kı :)) gorseller harıka cok severım canlı olan herseyı..sevgıler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Narin oluşu, kibarlığı, kokusu, hele kokusu kilometrelerce öteden alabilirim o kokuyu :)

      Sil
  15. sevgili Füsun T.,
    ne güzel bir balkon! ellerine sağlık.
    yasemini ben de çok severim, ama saksıda yetiştirilebileceğini düşünmezdim hiç.
    biraz ipucu verebilir misin? ben de istiyorum mis gibi yaseminim olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ezgicim, 3 yıl önce bauhause'dan almıştım yasemini. Saksıda idi ve minicikti. Hatta saksıya yuvarlak bir demir koyup ona sarmışlardı. Hala da ona sarmaya devam ediyorum çünkü yukarı doğru büyümesi için gerekli yerim yok şu anda. Ben kışları içeri alıp baharda balkona çıkarıyorum. çok fazla bilgiye sahip değilim yetişmesi hakkında.
      Daha çok bilgi almak için bu sayfayı ziyaret etmenizi öneririm. Üye olursanız oradaki üye arkadaşlarda size çok detaylı bilgiler verip yardımcı olurlar.
      http://www.agaclar.net/forum/sarilicilar/1728.htm

      Sil
  16. sevgili Lulu,
    ne değişik, kendince isimler.
    sadece ankara'da mı var peki?

    YanıtlaSil
  17. çetin altan amcamızı okudum.
    doğru sölüyor.
    diyojen sevilmez mi.
    derviş gibi insanları peeek severim.
    sinik (kinik) leri de.
    öle bi şiir varmış demek ki.
    :)
    bi de memo tembelçizer var bu konuda maniler söleyen.
    :)
    çatin altan amcamız bir okul gibi.
    bilgi küpü.
    sanırım türkiyede çok insan çetin altan, ilhan selçuk, melih cevdet okuyarak büyümüş, kaç kuşak etkilenmiş onlardan.
    :)
    çetin amca, nişantaşılı, zengin aile.
    ahmet altan da örneğin hep nişantaşında gezer.
    hatta geçenlerde yazmıştım, gülben ergenle house cafe'de oturuyolardı.
    ahmet altan, keşke sadece edebiyatçı olarak kalsaydı.
    politikaya filan da bulaştı biraz, gazte filan.
    ama sanki yanlış yönlere kaydı gibi.
    :)
    paranın gözü kör olsun.
    doymuyor bazıları.
    ah diyojen ah.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bazen anlamasam da Çetin amcamı, genel olarak severim nüktelerini. Paraya doyunca her şeye doyuyor mu insan acaba, bilemedim.

      Sil
  18. Çiçeklerin harika görünüyor,allah nazardan saklasın:)
    Kahve tabağında ay doğmuş.Biraz için mi sıkılmış ne,düzelecek düzelecek,herşey yoluna girecek:)Bir balığın var kocaman,güzel güzel hediyeler gelecek:-))
    Kesin sen çiçekleriyle konuşanlardan olmalısın.Çünkü çiçekler de iletişimden hoşlanıyor:-))
    Ne güzel kendince farkındalıklar oluşturmuşsun,insanın kendisni mutlu etmesi de güzel,çünkü bu çok güzel yansıyor insanlara...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aminnnn. Çok nazar değiyor çiçeklere gerçekten. Hatta eskiden kendi çiçeklerime benim nazarım değerdi, bir gecede ölürlerdi.
      Ohhhh ağzınıza sağlık, iyi oldu bu fal. Ne güzel şeyler söylediniz.:)
      Evet çiçeklerimle konuşuyorum, beni anlıyorlar :) Bir petunya fidesi ölmek üzereydi, seve koklaya hayata döndürdük şükür :))
      Sevgiler.

      Sil

İki Kum Tanesi , zaman ayırıp okuduğunuz ve yorumda bulunduğunuz için teşekkür eder.

.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...