Yıllardır o kadar çok fotoğraf çekmişim ki, geçen hafta , ne olacak bu fotoğraflar diye düşündüm. Binlerce fotoğraf. Hiçbir düzenlemesi de yok. Hepsi karmakarışık. Eskiden az sayıda fotoğraf ve albümler vardı, içinde baskı fotoğrafların saklandığı. Bir pozdan onlarca kare çekemezdiniz, çünkü makineye konulan filmde 36 adet poz olurdu. Ve film fiyatları çokta ucuz değildi. O yüzden de az sayıda derli toplu fotoğraflar olurdu. Bir de çektiğiniz pozu görme şansınızda yoktu. Artık ne çıkarsa bahtınıza. Gözünüz mü kapalı çıktı, çirkin mi çıktınız, fotoğraflar banyo edildikten sonra belli olurdu her şey ve o ana geri dönüp düzgününü çekmek gibi bir şansınız yok. Şimdi bas deklansöre istediğin kadar, düzgün çekene kadar. Sonuç ; binlerce fotoğraf, çoğu birbirinin aynı.
Ben minicikken siyah beyaz fotoğraflardan oluşan bir albümümüz vardı. O zamanlar renkli fotoğraf yoktu malum. Yani ben baya bi eskiyim. Üzerinde bakır rengi, parlak , kabartma bir resim vardı. Çok severdim ona bakmayı. Hala durur o albüm. Balık burcu olmak; eskileri, hatıraları saklamayı da gerektirir, kolay değildir. Duygusallığımın beni esir aldığı anlarda, balık burcu olduğum için pek bi canım sıkılır. Keşkeler dökülür dudaklarımdan. Ama konumuz burçlar değil fotoğraflar.
Ben minicikken siyah beyaz fotoğraflardan oluşan bir albümümüz vardı. O zamanlar renkli fotoğraf yoktu malum. Yani ben baya bi eskiyim. Üzerinde bakır rengi, parlak , kabartma bir resim vardı. Çok severdim ona bakmayı. Hala durur o albüm. Balık burcu olmak; eskileri, hatıraları saklamayı da gerektirir, kolay değildir. Duygusallığımın beni esir aldığı anlarda, balık burcu olduğum için pek bi canım sıkılır. Keşkeler dökülür dudaklarımdan. Ama konumuz burçlar değil fotoğraflar.
Çektiğim onca fotoğrafı, (ki bir çoğu birbirinin aynı pozlar, otlar çöpler, çiçekler, böcekler, ) bir düzene koyup, gereksiz olanları silme kararı aldım. Bunu yaparken de aklıma, her gün bir tanesini blogda paylaşmak fikri geldi. Sonrasında, sadece fotoğraf paylaşmayayım, bir şeylerde yazayım dedim ve bir kaç gündür hazırladığım "günaydın" yazıları oluştu. Ne kadar sürer ? Bilmiyorum. Nerde trak orda bırak.
Bu fotoğraf düzenleme işi iyi de kötü olan bir şey var. Annem vefat edeli 19 Ocak'ta iki yıl olacak. O günden beri ben onun fotoğraflarına bakamıyorum. Fotoğraflar arasında sırayla ilerlerken, bir anda annemin fotoğrafları çıkıyor karşıma ve o anda ben de ben olmaktan çıkıyorum. İçimdeki yangın alevleniyor . Zor, çok zor, çok çok zor. Her geçen gün özlem daha da artıyor. Sanırım köprülerin altından daha çoook sular akması lazım bu yangının hafiflemesi için.
ne güzel anlatmışsın, siyah beyazdan bu yana fotoğraf hayatımızın romantik parçası.
YanıtlaSilsenin obfektifin de güzel:)
bazı ayrılıklar hiç de kolay değil:(
mekanı cennet olsun,sana da sabır diliyorum.
Amin canım, tüm ölmüşlerimizin mekanı cennet olsun, nur içinde uyusunlar. Zor gerçekten, bir hayli zorlanıyorum. :(
Silne foto ama ufff ya haklısın.
YanıtlaSilSorma Deepciğim sormaaa :( Durum vahim.
Silson yazıma bak ama olar mıı :)
YanıtlaSilBakıyorum ki ben zaten yazılarına. :)
SilFotoğraflar -hele ki eski olanlar- ne güzeldir.
YanıtlaSilAzdır ama özdür.
Şimdi her şey bol, ama tadı yok.
Anneciğiniz de yerinde huzur içinde olsun inşallah...
Bir devrin en canlı tanığı onlar. İlle de siyah beyazcılardanım bende . Onlar başka güzel.
SilAminnn, inşallah huzurludur.